من
آتاه الله
مالا من غير
مسألة
95- İstenmeden Verilen
Sadaka
أنبأ قتيبة
بن سعيد قال
ثنا الليث عن
بكير عن بشر
بن سعيد عن
أبي الساعدي
المالكي قال
استعملني عمر
بن الخطاب على
الصدقة فلما
فرغت منها
فأديتها إليه
فأمر لي
بعمالة فقلت
له إنما عملت
لله وأجري على
الله قال خذ
ما أعطيت فإني
قد عملت على
عهد رسول الله
صلى الله عليه
وسلم فقلت مثل
قولك فقال لي
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم إذا
أعطيت شيئا من
غير أن تسأل
فكل وتصدق
[-: 2396 :-] İbnu's-Sa'idı el-Maliki
der ki: Ömer b. el-Hattab, beni zekatları toplamakla görevlendirdi. işimi bitirdikten
sonra topladıklarımı getirip ona teslim ettim. Bana bir ücret verilmesini
söyleyince:
"Ben bunu Allah
rızası için yaptım ve karşılığını da ondan bekliyorum" dedim. Ömer de şu
karşılığı verdi: "Sana verileni al! Zira Resulullah (sallallahu aleyhi ve
sellem) zamanında ben de senin gibi demiştim de Allah Resulü (sallallahu aleyhi
ve sellem) bana:
«İstemeden sana bir şey
verildiği zaman al. Onu hem kendin kullanır, hem de sadaka olarak verirsin»
buyurmuştu."
Mücteba: 5/102; Tuhfe:
10487.
Diğer tahric: Buhari
(7163), Müslim 1045 (110, 111, 112), Ebu Davud (1647, 2944), Ahmed, Müsned
(100) ve İbn Hibban (3405)
أنبأ سعيد بن
عبد الرحمن
قال حدثنا
سفيان عن الزهري
عن السائب بن
يزيد عن حويطب
بن عبد العزى
قال أخبرني
عبد الله بن
السعدي أنه
قدم على عمر
بن الخطاب من
الشام فقال
ألم أخبر أنك
تعمل على عمل
من أعمال
المسلمين
فتعطى عليه
عمالة فلا
تقبلها قال
أجل إن لي
أفراسا
وأعبدا وأنا
بخير فأريد أن
يكون عملي
صدقة على
المسلمين
فقال عمر إني
أردت الذي
أردت وكان
النبي صلى
الله عليه
وسلم يعطيني
المال فأقول
أعطه من هو
أحوج إليه مني
وأنه أعطاني
مرة مالا فقلت
أعطه من هو
أحوج إليه مني
فقال ما آتاك
الله من هذا
المال من غير
مسألة ولا
إشراف فخذه
فتموله أو تصدق
به وما لا فلا
تتبعه نفسك
[-: 2397 :-] Abdullah b. es-Sa'di
bildiriyor: Şam'dan Ömer b. el-Hattab'ın yanına geldiğim zaman bana: "Bana
bildirilene göre Müslümanlar için bir görevi ifa edip de buna karşılık sana
ücret verdikleri zaman bunu kabul etmiyormuşsunı öyle mi?" diye sordu.
Ben: "Evet! Zira atlarımı kölelerim var ve maddi durumum gayet iyi. Ben
yaptığım işin Müslümanlar için bir sadaka olmasını istiyorum" karşılığını
verdiğimde Ömer dedi ki:
"Senin bu yaptığını
zamanında ben de yapmak istedim. Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) bu şekilde
bana mal (para) verir ancak ben: «Bunu benden daha fazla ihtiyacı olan birine
ver» derdim. Bir defasında yine bana mal vermek isteyince, ben: «Bunu benden
daha fazla ihtiyacı olan birine ver» dedim. Ancak Allah Resaıü (sallallahu
aleyhi ve sellem):
«Aç gözlü olup kendin
istemeden Allah Teala'nın sana ihsan ettiği bir malı al. Aldıktan sonra da
ister kendin harca, istersen de başkasına sadaka olarak ver. Bunun haricinde
gelecek bir malın da peşine düşme!» buyurdu."
Mücteba: 5/102; Tuhfe:
10487.
Diğer tahric: Buhari
(7163), Müslim 1045 (110, 111, 112), Ebu Davud (1647, 2944), Ahmed, Müsned
(100) ve İbn Hibban (3405)
أخبرني كثير
بن عبيد
الحمصي قال
حدثنا محمد بن
حرب عن
الزبيدي عن
الزهري عن
السائب بن
يزيد أن حويطب
بن عبد العزى
أخبره أن عبد
الله بن
السعدي أخبره
أنه قدم على
عمر بن الخطاب
في خلافته
فقال له عمر
ألم أحدث أنك
تلي من أعمال
المسلمين
أعمالا فإذا
أعطيت
العمالة رددتها
فقلت بلى فقال
عمر فما تريد
إلى ذلك قلت
لي أفراس
وأعبد وأنا
بخير وأريد أن
يكون عملي
صدقة على
المسلمين
فقال له عمر
فلا تفعل فإني
كنت أردت مثل
الذي أردت كان
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم يعطيني
العطاء فأقول
له أعطه أفقر
إليه مني فقال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم خذه
تموله أو تصدق
به ما جاءك من
هذا المال
وأنت غير مشرف
ولا سائل فخذه
وما لا فلا
تتبعه نفسك
[-: 2398 :-] Abdullah b. es-Sa'di
bildiriyor: Hilafeti zamanında Ömer b. elHattab'ın yanına geldiğim zaman bana:
"Bana bildirilene göre Müslümanlar için bir görevi ifa edip de buna
karşılık sana ücret verdikleri zaman bunu kabul etmiyormuşsunı öyle mi?"
diye sordu. Ben: "Evet!" dedim. Ömer: "Peki neden böyle
yapıyorsun?" diye sorunca, ben: "Atlarımı kölelerim var ve maddi
durumum gayet iyi. Ben yaptığım işin Müslümanlar için bir sadaka olmasını
istiyorum" karşılığını verdim. Bunun üzerine Ömer şöyle dedi:
"Böyle yapma. Senin
bu yaptığını zamanında ben de yapmak istedim. ResuIulIah (sallallahu aleyhi ve
sellem) bu şekilde bana mal verir ancak ben: «Bunu benden daha fazla muhtaç
olan birine ver» derdim. Bir defasında yine aynı şeyi söylediğimde Allah Resulü
(sallallahu aleyhi ve sellem):
«Bunu al ve ister kendin
harca, istersen de başkasına sadaka olarak ver. Aç gözlü olup kendin istemeden
sana gelen bir malı al. Bunun haricinde gelecek bir malın da peşine düşme!»
buyurdu."
Mücteba: 5/104; Tuhfe:
10487.
Diğer tahric: Buhari
(7163), Müslim 1045 (110, 111, 112), Ebu Davud (1647, 2944), Ahmed, Müsned
(100) ve İbn Hibban (3405)
أنبأ عمرو بن
منصور وإسحاق
بن منصور عن
الحكم بن نافع
قال أنبأ شعيب
عن الزهري قال
أخبرني السائب
بن يزيد أن
حويطب بن عبد
العزى أخبره
أن عبد الله
بن السعدي
أخبره أنه قدم
على عمر بن الخطاب
في خلافته
فقال عمر ألم
أحدث أنك تلي
من أعمال
الناس أعمالا
فإذا أعطيت
العمالة
كرهتها قال
قلت بلى قال
فما تريد إلى
ذلك قلت إن لي
أفراسا
وأعبدا وأنا
بخير فأريد أن
تكون عمالتي
صدقة على
المسلمين
فقال عمر فلا
تفعل فإني قد
كنت أردت الذي
أردت فكان
النبي صلى الله
عليه وسلم
يعطيني
العطاء فأقول
أعطه أفقر إليه
مني حتى
أعطاني مرة
مالا فقلت
أعطه أفقر إليه
مني فقال
النبي صلى
الله عليه
وسلم خذه فتموله
وتصدق به فما
جاءك من هذا
المال وأنت
غير مشرف ولا
سائل فخذه وما
لا فلا تتبعه
نفسك
[-: 2399 :-] Abdullah b. es-Sa'di
bildiriyor: Hilafeti zamanında Ömer b. el-Hattab'ın yanına geldiğim zaman bana:
"Bana bildirilene
göre Müslümanlar için bir görevi ifa edip de buna karşılık sana ücret
verdikleri zaman almak istemiyormuşsun, öyle mi?" diye sordu. Ben:
"Evet!" dedim. Ömer: "Peki neden böyle yapıyorsun?" diye
sorunca, ben: "Atlarım, kölelerim var ve maddi durumum gayet iyi. Ben yaptığım
işin Müslümanlar için bir sadaka olmasını istiyorum" karşılığını verdim.
Bunun üzerine Ömer dedi ki:
"Böyle yapma. Senin
bu yaptığını zamanında ben de yapmak istedim. Nebi (sallallahu aleyhi ve
sellem) bu şekilde bana mal verir ancak ben: «Bunu benden daha fazla ihtiyacı
olan birine ver» derdim. Bir defasında yine bana mal vermek isteyince, ben:
«Bunu benden daha fazla ihtiyacı olan birine ver» dedim. Allah Resulü
(sallallahu aleyhi ve sellem) de:
«Bunu al ve ister kendin
harca, istersen de başkasına sadaka olarak ver. Aç gözlü olup kendin istemeden
sana gelen bir malı al.!. Bunun haricinde gelecek bir malın da peşine düşme!»
buyurdu."
Mücteba: 5/104; Tuhfe:
10487 .•
Diğer tahric: Buhari
(7163), Müslim 1045 (110, 111, 112), Ebu Davud (1647, 2944), Ahmed, Müsned
(100) ve İbn Hibban (3405)
أنبأ عمرو بن
منصور قال ثنا
الحكم بن نافع
قال أنبأ شعيب
عن الزهري قال
حدثني سالم بن
عبد الله أن
عبد الله بن
عمر قال سمعت
عمر يقول كان
النبي صلى
الله يعطيني
العطاء فأقول
له أعطه من هو
أفقر إليه مني
حتى أعطاني
مرة مالا فقلت
أعطه أفقر
إليه مني فقال
خذه فتموله
وتصدق به ما
جاءك من هذا المال
وأنت غير مشرف
ولا سائل فخذه
وما لا فلا تتبعه
نفسك
[-: 2400 :-] Abdullah b. Ömer, babası
Hz. Ömer'den naklediyor: Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) bana sadaka verir,
ancak ben: "Bunu benden daha fazla ihtiyacı olan birine ver" derdim. Bir
defasında yine bana mal vermek isteyince, ben: "Bunu benden daha fazla
ihtiyacı olan birine ver" dedim. Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve
sellem) de:
"Bunu al ve ister
kendin harca, istersen de başkasına sadaka olarak ver. Aç gözlü olup kendin
istemeden sana gelen bir malı al. Bunun haricinde gelecek bir malın da peşine
düşme!" buyurdu.
Mücteba: 5/105; Tuhfe:
10520.
Diğer tahric: Buhari
(1473, 7164), Müslim (1045) ve Ahmed, Müsned (2307)
2396. hadisin
tahricine bakınız.