NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

KİTABU’Z-ZEKAT

<< 928 >>

من آتاه الله مالا من غير مسألة

95- İstenmeden Verilen Sadaka

 

أنبأ قتيبة بن سعيد قال ثنا الليث عن بكير عن بشر بن سعيد عن أبي الساعدي المالكي قال استعملني عمر بن الخطاب على الصدقة فلما فرغت منها فأديتها إليه فأمر لي بعمالة فقلت له إنما عملت لله وأجري على الله قال خذ ما أعطيت فإني قد عملت على عهد رسول الله صلى الله عليه وسلم فقلت مثل قولك فقال لي رسول الله صلى الله عليه وسلم إذا أعطيت شيئا من غير أن تسأل فكل وتصدق

 

[-: 2396 :-] İbnu's-Sa'idı el-Maliki der ki: Ömer b. el-Hattab, beni zekatları toplamakla görevlendirdi. işimi bitirdikten sonra topladıklarımı getirip ona teslim ettim. Bana bir ücret verilmesini söyleyince:

 

"Ben bunu Allah rızası için yaptım ve karşılığını da ondan bekliyorum" dedim. Ömer de şu karşılığı verdi: "Sana verileni al! Zira Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) zamanında ben de senin gibi demiştim de Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) bana:

 

«İstemeden sana bir şey verildiği zaman al. Onu hem kendin kullanır, hem de sadaka olarak verirsin» buyurmuştu."

 

Mücteba: 5/102; Tuhfe: 10487.

 

Diğer tahric: Buhari (7163), Müslim 1045 (110, 111, 112), Ebu Davud (1647, 2944), Ahmed, Müsned (100) ve İbn Hibban (3405)

 

 

أنبأ سعيد بن عبد الرحمن قال حدثنا سفيان عن الزهري عن السائب بن يزيد عن حويطب بن عبد العزى قال أخبرني عبد الله بن السعدي أنه قدم على عمر بن الخطاب من الشام فقال ألم أخبر أنك تعمل على عمل من أعمال المسلمين فتعطى عليه عمالة فلا تقبلها قال أجل إن لي أفراسا وأعبدا وأنا بخير فأريد أن يكون عملي صدقة على المسلمين فقال عمر إني أردت الذي أردت وكان النبي صلى الله عليه وسلم يعطيني المال فأقول أعطه من هو أحوج إليه مني وأنه أعطاني مرة مالا فقلت أعطه من هو أحوج إليه مني فقال ما آتاك الله من هذا المال من غير مسألة ولا إشراف فخذه فتموله أو تصدق به وما لا فلا تتبعه نفسك

 

[-: 2397 :-] Abdullah b. es-Sa'di bildiriyor: Şam'dan Ömer b. el-Hattab'ın yanına geldiğim zaman bana: "Bana bildirilene göre Müslümanlar için bir görevi ifa edip de buna karşılık sana ücret verdikleri zaman bunu kabul etmiyormuşsunı öyle mi?" diye sordu. Ben: "Evet! Zira atlarımı kölelerim var ve maddi durumum gayet iyi. Ben yaptığım işin Müslümanlar için bir sadaka olmasını istiyorum" karşılığını verdiğimde Ömer dedi ki:

 

"Senin bu yaptığını zamanında ben de yapmak istedim. Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) bu şekilde bana mal (para) verir ancak ben: «Bunu benden daha fazla ihtiyacı olan birine ver» derdim. Bir defasında yine bana mal vermek isteyince, ben: «Bunu benden daha fazla ihtiyacı olan birine ver» dedim. Ancak Allah Resaıü (sallallahu aleyhi ve sellem):

 

«Aç gözlü olup kendin istemeden Allah Teala'nın sana ihsan ettiği bir malı al. Aldıktan sonra da ister kendin harca, istersen de başkasına sadaka olarak ver. Bunun haricinde gelecek bir malın da peşine düşme!» buyurdu."

 

Mücteba: 5/102; Tuhfe: 10487.

 

Diğer tahric: Buhari (7163), Müslim 1045 (110, 111, 112), Ebu Davud (1647, 2944), Ahmed, Müsned (100) ve İbn Hibban (3405)

 

 

أخبرني كثير بن عبيد الحمصي قال حدثنا محمد بن حرب عن الزبيدي عن الزهري عن السائب بن يزيد أن حويطب بن عبد العزى أخبره أن عبد الله بن السعدي أخبره أنه قدم على عمر بن الخطاب في خلافته فقال له عمر ألم أحدث أنك تلي من أعمال المسلمين أعمالا فإذا أعطيت العمالة رددتها فقلت بلى فقال عمر فما تريد إلى ذلك قلت لي أفراس وأعبد وأنا بخير وأريد أن يكون عملي صدقة على المسلمين فقال له عمر فلا تفعل فإني كنت أردت مثل الذي أردت كان رسول الله صلى الله عليه وسلم يعطيني العطاء فأقول له أعطه أفقر إليه مني فقال رسول الله صلى الله عليه وسلم خذه تموله أو تصدق به ما جاءك من هذا المال وأنت غير مشرف ولا سائل فخذه وما لا فلا تتبعه نفسك

 

[-: 2398 :-] Abdullah b. es-Sa'di bildiriyor: Hilafeti zamanında Ömer b. elHattab'ın yanına geldiğim zaman bana: "Bana bildirilene göre Müslümanlar için bir görevi ifa edip de buna karşılık sana ücret verdikleri zaman bunu kabul etmiyormuşsunı öyle mi?" diye sordu. Ben: "Evet!" dedim. Ömer: "Peki neden böyle yapıyorsun?" diye sorunca, ben: "Atlarımı kölelerim var ve maddi durumum gayet iyi. Ben yaptığım işin Müslümanlar için bir sadaka olmasını istiyorum" karşılığını verdim. Bunun üzerine Ömer şöyle dedi:

 

"Böyle yapma. Senin bu yaptığını zamanında ben de yapmak istedim. ResuIulIah (sallallahu aleyhi ve sellem) bu şekilde bana mal verir ancak ben: «Bunu benden daha fazla muhtaç olan birine ver» derdim. Bir defasında yine aynı şeyi söylediğimde Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem):

 

«Bunu al ve ister kendin harca, istersen de başkasına sadaka olarak ver. Aç gözlü olup kendin istemeden sana gelen bir malı al. Bunun haricinde gelecek bir malın da peşine düşme!» buyurdu."

 

Mücteba: 5/104; Tuhfe: 10487.

 

Diğer tahric: Buhari (7163), Müslim 1045 (110, 111, 112), Ebu Davud (1647, 2944), Ahmed, Müsned (100) ve İbn Hibban (3405)

 

 

أنبأ عمرو بن منصور وإسحاق بن منصور عن الحكم بن نافع قال أنبأ شعيب عن الزهري قال أخبرني السائب بن يزيد أن حويطب بن عبد العزى أخبره أن عبد الله بن السعدي أخبره أنه قدم على عمر بن الخطاب في خلافته فقال عمر ألم أحدث أنك تلي من أعمال الناس أعمالا فإذا أعطيت العمالة كرهتها قال قلت بلى قال فما تريد إلى ذلك قلت إن لي أفراسا وأعبدا وأنا بخير فأريد أن تكون عمالتي صدقة على المسلمين فقال عمر فلا تفعل فإني قد كنت أردت الذي أردت فكان النبي صلى الله عليه وسلم يعطيني العطاء فأقول أعطه أفقر إليه مني حتى أعطاني مرة مالا فقلت أعطه أفقر إليه مني فقال النبي صلى الله عليه وسلم خذه فتموله وتصدق به فما جاءك من هذا المال وأنت غير مشرف ولا سائل فخذه وما لا فلا تتبعه نفسك

 

[-: 2399 :-] Abdullah b. es-Sa'di bildiriyor: Hilafeti zamanında Ömer b. el-Hattab'ın yanına geldiğim zaman bana:

 

"Bana bildirilene göre Müslümanlar için bir görevi ifa edip de buna karşılık sana ücret verdikleri zaman almak istemiyormuşsun, öyle mi?" diye sordu. Ben: "Evet!" dedim. Ömer: "Peki neden böyle yapıyorsun?" diye sorunca, ben: "Atlarım, kölelerim var ve maddi durumum gayet iyi. Ben yaptığım işin Müslümanlar için bir sadaka olmasını istiyorum" karşılığını verdim. Bunun üzerine Ömer dedi ki:

 

"Böyle yapma. Senin bu yaptığını zamanında ben de yapmak istedim. Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) bu şekilde bana mal verir ancak ben: «Bunu benden daha fazla ihtiyacı olan birine ver» derdim. Bir defasında yine bana mal vermek isteyince, ben: «Bunu benden daha fazla ihtiyacı olan birine ver» dedim. Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) de:

 

«Bunu al ve ister kendin harca, istersen de başkasına sadaka olarak ver. Aç gözlü olup kendin istemeden sana gelen bir malı al.!. Bunun haricinde gelecek bir malın da peşine düşme!» buyurdu."

 

Mücteba: 5/104; Tuhfe: 10487 .•

 

Diğer tahric: Buhari (7163), Müslim 1045 (110, 111, 112), Ebu Davud (1647, 2944), Ahmed, Müsned (100) ve İbn Hibban (3405)

 

 

أنبأ عمرو بن منصور قال ثنا الحكم بن نافع قال أنبأ شعيب عن الزهري قال حدثني سالم بن عبد الله أن عبد الله بن عمر قال سمعت عمر يقول كان النبي صلى الله يعطيني العطاء فأقول له أعطه من هو أفقر إليه مني حتى أعطاني مرة مالا فقلت أعطه أفقر إليه مني فقال خذه فتموله وتصدق به ما جاءك من هذا المال وأنت غير مشرف ولا سائل فخذه وما لا فلا تتبعه نفسك

 

[-: 2400 :-] Abdullah b. Ömer, babası Hz. Ömer'den naklediyor: Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) bana sadaka verir, ancak ben: "Bunu benden daha fazla ihtiyacı olan birine ver" derdim. Bir defasında yine bana mal vermek isteyince, ben: "Bunu benden daha fazla ihtiyacı olan birine ver" dedim. Allah Resulü (sallallahu aleyhi ve sellem) de:

 

"Bunu al ve ister kendin harca, istersen de başkasına sadaka olarak ver. Aç gözlü olup kendin istemeden sana gelen bir malı al. Bunun haricinde gelecek bir malın da peşine düşme!" buyurdu.

 

Mücteba: 5/105; Tuhfe: 10520.

 

Diğer tahric: Buhari (1473, 7164), Müslim (1045) ve Ahmed, Müsned (2307)

 

2396. hadisin tahricine bakınız.